Tavşanlar, her şeyi duyma kabiliyetine sahip hassas, uzun kulakları, oradan oraya koşturan kısacık ayaklarıyla yeryüzünde bolca bulunan memeli türlerinden yalnızca bir tanesidir. Onları sahil kenarında yaptığınız tatlı bir yürüyüş sırasında, ormanın içinde piknik yapmaya çıktığınızda veya daha iyisi arka bahçelerimizde görebiliriz. Bu sevimli kemirgenler yılda en az dört, en fazla sekiz kez doğum yapmasıyla beraber önemli bir dişilik sembolizmidir. Hamilelik süreçleri yalnızca otuz üç gün süren tavşanlar oldukça doğurgan hayvanlardır.

Masal öğretilerinde de karşımıza çıkan tavşan sembolizmi meraklı Alice karakterini Harikalar Diyarına götürürken görürüz. Telaşlı tavşan karakterini elindeki saatiyle yeniden hayal edebiliyor musunuz? Alice tavşanın ardından deliğe atladığında sonsuza değin sürecek bir düşüşe başlamış oldu. Üstelik tavşan bunun farkında bile değildi! Arkasından koşturarak atlayacak kızı elbette bu ürkek canlı da tahmin edemezdi! Masal sembollerinde beyaz kaygılı tavşanımız Alice karakterinin ruhsal uyanışına dair bir figür halini almıştır.

Tavşanların fizyolojik sembollerine geri dönecek olursak; ön ayaklarının kısa, arka ayaklarının ise uzun olduğunu göreceğiz. Onların fizyolojik yürüme tekniği ‘sıçrama’ olarak nitelendirilir. Böylece bir olay konusunda hızlı bir sıçrayışı sembolize ediyor olabilirler. Bununla birlikte sevimli uzun kulaklarının olan biten her şeyin, en ufak ses titreşimini yakalamalarını sağlar. En iyi ifadeyle algılarının tamamen açık olduğunu sembolize eden bu özellikleri tavşanları ürkek birer hayvan figürü haline getirebilir.

Antik Mısır Tanrıçası Unut tavşan başlı olarak tasvir edilirken görülür. Şaman kültürlerinde ve görülür ki ruh çağırma ritüellerinde de kullanılan ruh hayvanlarından biridir. Ayrıca pek çok dini inanışta (Hristiyanlık, Yahudilik) tavşan eti yemek yasaklanmıştır. Antik Yunan Mitolojisinde kurnaz Hermes, aşkın temsili Aphrodite ve yaramaz çocuk Eros’un hayvanı olarak bilinir. Çin Mitolojisinde ise “Tu” adıyla bilinen tanrının sembolik ifadesi olmakla beraber, uzun yaşamın habercisi olarak inanılırdır.

Eski Türk Hayvan takviminde kullanılan hayvanlardan biri olan Tavşan, baharın ve doğurganlığın en yüksek olduğuna inanılan Mart ayına denk gelmekteydi.

Pek çok inanışta Ay ile bağlantılı olduğuna inanılan tavşanlar Japon, Çin, Hitit ve Antik Roma kültürlerinde kutsal olarak kabul edilirdi. Ay’ın da dişil enerjiyle bağlantılı olduğunu düşünecek olursak, harika tamamlanan ifadeler ortaya çıkmaktadır.

Tavşan sembolizmi çağlar boyu dişilik enerjisiyle ilişkilendirilmiş olup güçlü bir semboliktir. Üretimi ve üreme sürecini arttırmak için tavşan sembolizmi kullanılabilir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken nokta; iki veya daha fazla figür halinde kullanılması gerektiğidir. Böylece tavşan sembolizmi güçlü ve yerinde bir enerji yaratmış olur. İleriye doğru sıçrayarak yürümesi hızlı gelişmeler ve hız alınmak istenen konularda faydalı olacaktır.

Yavruların en hızlı anneden koptuğu hayvanlar tavşanlardır. Anneye olan bağımlılığın veya bağlılığın azalması adına uygun bir semboldür. Uzun kulaklarının ne kadar güçlü bir sinyal algısı olduğundan bahsetmiştik. Bununla beraber tavşanlar sembolizmde sezgisel farkındalık, hissediş, yaşadıklarından sonuç çıkarmak için yardımcı sembolizmler olabilir.

Ancak tavşanın tedirgin, ürkek bir hayvan olduğu unutulmamalıdır. Bu nedenle cesaret ya da girişimcilik konularında kullanılırken dikkatli olmak gerektiğine inanıyorum.

Tavşan semboliği bize genel olarak şunları ifade etmektedir;
Dişi
Doğurganlık
Beslenme
Ay
Sıçrama – İlerleyiş
Büyümek
Cinsellik (Cinsellik sürecini kısaltabilir.)